Geçtiğimiz hafta bir müşterimiz için Antep’e gittik. Baklavası, lahmacunu ve kebabıyla ünlü, o Anadolu’nun sanayi devi şehrine… Oralarda yaşayan bir müşteri adayımız da bizi misafir etti sağ olsun. Haliyle dönüşte bir baklava almadan dönmeyelim dedik. Baklavacıya girip bakınırken bir arkadaşımın yaşadığı deneyim aklıma geldi ve şunu sordum:
– 4 tane yarım kilo şu baklavadan alacağım.
Adam bir taraftan tartmaya başlar. Ilk paketi teraziye koyar. 510 Gr. Elemana uzatır paketletmek için.
-Kutunun darasını düşmüyor musunuz?
(Bu pek çok kişiye “ucuz” ve “Kayserili” bir yaklaşım gibi gelebilir. Anlarsınız birazdan.)
– Yok düşmüyoruz. Brüttür bizde fiyatlar.
– Niye? Kilosu 60 liraya kutu niye satıyorsun bana?
– Valla ilk defa birisi bunu istiyor abi.
– Iyi de bu adil mi sizce. Kaç gr o kutu?
– 30 gr falan?
– Bi koy bakalım?
– Kutuyu tek başına mı?
– Evet.
Terazi: 70 gr.
– Bak 70 gr geldi. Hepsini 570 gr yapman lazım.
Bu sırada 2. paketi de hazırlayıp uzatmıştı genç paketciye ama uyardım.
– Arkadaşım onları geri aç. O paketler eksik.
– Abi olur mu öyle şey.
– Olmaz mı?
– Olmaz abi herkes öyle yapıyor?
– Herkes yapınca doğru mu oluyor? Kalsın abi. Antepten baklava almıycaz demek ki.
Koçak’tan çıkıp yanındaki Güllüoğlu’nda da aynı olayı tartışınca adam bana denettirmek için verdiği baklavanın parasını istedi 🙂 50 lira verfim 49 lira iade etti. 3. baklavacıda da aynı sorunu yaşadım.
Kilosu 60 lira olan baklavadan alınca 2 kiloda 280 gr kutu almış oluyorsun. Hem de onun da kilosu 60 lira! Kutuculardan ağır kutu talep ettiklerine de eminim (kutucu tanıdıklarım var). Ve bunu “herkes” yaptığı için haklı gören bir zihniyet… Adalet, hak, insan umurlarında değil. Inşallah batıp gidersiniz bu zihniyetteki Kayserili pastırmacılar, Antepli baklavacılar, pastaneler ve diğer yöresel lezzetleri sahtekarlık altına alanlar. Yarım kilo baklava alana 4 liraya kutu giydirenler. Inşallah batarsınız da yerinizi dürüst insanlar alır.